Bermal’in stranları

- Zelal SİDEM
1.7K views

BERMAL CEM SAZStranlarıyla yoldaşlarına karşı görevini az da olsa yerine getirdiğini hisseden Bermal ile uzun bir yolculuktan sonra, kalabalıkların ortasında stranlarına aşık olan kadınlarla yaptığı sohbette tanık oldum. Her şarkısında insanda iz bırakan Bermal, şarkılarının gizemini anlatıyordu.

Yoldaşları büyük bir hayranlıkla Bermal’in fısıldadıklarını dinliyor. Bermal sanki kendi yaşadıklarını değil de onların yaşamlarından bir kesit gözlerinin önüne getiriyor gibi. Bundan mıdır acaba Bermal’in stranlarının bu denli insana dokunması? Bundan mıdır her stranın yürekten yüreğe akışı.

Herkes Bermal’den bir stran söylemesini beklerken, O stranların öykülerini anlatmaya başlıyor. Saçları hafif dalgalı, gülünce gözlerinden umut damıtan, boyu bir altmış gibi olan gerilla bir kadın ‘lo Çemo’ stranının öyküsünü anlatmasını rica ediyor Bermal’den.

‘Lo Çemo’, lo Dersim o

“O benim yazdığım ilk stran” diyerek hikayesini anlatmaya koyuluyor Bermal:

BERMAL CEM“Özgürlük Hareketine ilk katıldığımda, ilk komutanım heval Çem’di. Heval Çem de sözlerle anlatılamayacak arkadaşlardan bir tanesi. Bazen sadece durup seyre dalardım heval Çem’i. Bir insanın yüreği herkesi kucaklayacak kadar bu denli geniş olabilir miydi? diye sorardım kendime. İnsanlara aşıktı O. Bir de Dersim aşkı vardı heval Çem’in. Gerillada en koyu sohbetler geceleri yakılan ateş etrafında olur. Heval Çem ve bir grup arkadaşla gece yakılan ateşin etrafında oturmuş sohbet ediyorduk bir gün. Herkes bir  anısından bahs ediyordu. Fakat bir kurallı vardı heval Çem’in; o sohbeti demlendirecek türküler söylenmeliydi. Bana dönüp ‘Bermal bir stran söylesene’ dedi. Benden sonra kimse stran söylememişti. Heval Çem bana dönüp; ‘sen bu dağlarda avazın çıktığı kadar stran söyle olur mu’ demişti.”

Şehadetinden sonra soyismini Çem yapan Bermal’in gözleri nemleniyor. O an susan herkes,  bir anı’nın göğsüne başını koymuş, Çem olup zamana akıyordu gibi.

Gecenin tılsımı bozulsun istemiyor Bermal. Arada arkadaşlarıyla farklı konuları tartışıyor.

Bu kez Bermal yoldaşlarını dinliyor. İçlerinden bir gerilla, “biliyor musun heval Bermal ben senin şarkıların yüzünden neredeyse yurttan kovulacaktım” diyor ve devam ediyor: “Biz üç arkadaş aynı okulda okuyorduk. Özgürlük Hareketine de üçümüz beraber katıldık. Ve üçümüz de senin sesini çok seviyorduk. Müziği son sese verip bütün yurda dinletiyorduk. Bundan dolayı yurttan atılmamıza ramak kalmıştı. Onların da şu an burada olmasını o kadar çok isterdim ki?!. Çünkü sen, sesinle üçümüzün dünyasında yer almıştın ve senin çıplak sesini canlı canlı sadece ben dinleyebiliyorum şu an. Küçük grubumuzdan bir arkadaş şehit düştü, diğeri ise kuzey sahasında.”

Bir haykırış, bir isyan, bir özlemdir Arjîn

Ararat adında kadın gerillanın ‘ar olsun, jin olsun, Arjîn olsun’ fısıltıları Bermal’in kulaklarına ulaşıyor. Bermal’in yoğun ısrarları sonucu Ararat’ın sesi gecenin sessizliğini bozuyor:

Saçların dökülür 

Serhad’ın tenine 

Acı gülümser çocuksu gözlerine…

Haydi savur özlemini bedenime..

BERMAL CEM 2Bir haykırış, bir isyan, bir özlemi anlatan Arjîn’in hikayesini dinliyoruz Bermal’den pür dikkat: “Heval Arjîn ile güçlü paylaşımlarımız, yoldaşlığımız oldu. Serhad alanına geçmişti.  Ben Rojava’da iken, heval Arjîn bana bir not ile, bir arkadaşın yazdığı bir şiiri göndermişti. O kadar sevinmiş ve mutlu olmuştum ki… Not elime ulaşır ulaşmaz ben de ona bir not yazdım. Aynı zamanda yanımdaki çalışma arkadaşıma da Arjîn’e dair anılarımı anlatıyordum. Yanımdaki arkadaşın “heval Bermal bu not ona ulaşır mı” sorusuna, “evet evet ulaşır, geç olur ama muhakkak ulaşır” dedim. Daha lafım ağzımda iken haberlerde heval Arjîn’in kimlik bilgilerini gördüm. Halep’te bir ailede kalıyorduk. Gece saatlerinde kendimi dışarıya attım.  Arjîn’in hayali ve anılarıyla, ağlaya ağlaya sokakta yürüyorum. İçimden de bu stranı mırıldanıyorum. Stranın sözlerini ilk o dönem yazdım, daha sonra kısmi düzeltmeler yaptım.”

Bu anlatılanlar yaşanmışlıkların binde biri belki de. Kim bilir öykülerini bilmediğimiz, dile gelmemiş nice yaşanmışlık var daha?Ateşin etrafında koyulaşan sohbet ve paylaşım yüklü gece hiç bitmesin istiyordum. Çünkü biliyordum, sabah olsa bir daha bu gecenin tekrarı yaşanmayacak.

‘Şehîdê Sêdarê’nin öyküsü

Bermal’i bulmuşken rahat bırakmaya hiç niyetimiz yok. Bu kez de topluca O’na yüklenip ‘Şehîdê Sêdarê’’nin öyküsünü anlatmasını istiyoruz. Bermal ağırlaşan atmosferi dağıtmak için o klibi nasıl çektiklerini anlatmaya başlıyor: “Arkadaşların idam edilişlerinden çok etkilenmiştim. 9 Mayıs’tı. Mazlum Doğan Parti Merkez Okulu Eğitim devremizin adı da  ‘Şehîdê Sêdarê’ydi. Ben de bu devrede muhakkak bu şarkıyı söylemem gerekiyor dedim. O şarkıyı ilk yaptığımda şehit Welat’a dinlettim. Dinledikten sonra; “Bermal sakın bu şarkıya dokunma böyle kalsın” dedi. Aslında ben o şarkıda bazı değişiklikler yapmak istiyordum. Öyle söyledikten sonra hiç dokunmadım.

2012 yılında Xakurkê’de hava saldırıları sonucu şehit düşen Rüstem Cudi arkadaş da o zaman bu şarkıyı dinleyip beğenmişti. Daha sonra genel akademi olarak bu şarkının klibini yapacağız dedik. Fakat hep bir aksilik çıkıyor ve erteliyorduk. Devrenin son günüydü, kültür alanından da arkadaşlar gelmişti. Klibin çekimi yapacaksak bugün yapacağız deyip hazırlıklara koyulduk. Tam başlayalım derken keşif uçağı geldi. Tek tek koordineli bir şekilde sahaya doğru yol aldık. Heval Rüstem’in koordineliği hala devam ediyordu. Bir öğün boyunca onun çekimleriyle uğraştık. Hava çok soğuktu.  Bittikten sonra mangalara gittik. O klipte yer alan arkadaşların 13’ü sonradan şehit düştü. Heval Rüstem’in o çabası, devrenin o kadar sahiplenmesi güç ve moral vermiş, duygulandırmıştı. O şarkıyı her söylediğimde o günlere gidiyorum. ‘Şehîdê Sêdarê’ stranında eğer bir duygu yoğunluğu varsa, o da orada bulunan arkadaşların ortak maneviyatı ve duygularıdır.”

Bermal son stranın öyküsünü de anlatmıştı. Saat gece yarısıydı artık. Bermal “uyuyalım yoksa sabah uyanamayız” diyerek  geceyi sonlandırmıştı. Oysa gece sonlanmamış, herkeste yeni bir başlangıç yaratmıştı aslında. Tıpkı bende filizlendirdiği duygular gibi.

Sen hep söyle Bermal…

Sesin dağlarda yankılandıkça yüzün hüznünü güneşten alsın.

Ve sen hep böyle umut, sevgi, özlem dolu ol yoldaşlarının yüreğinde, tıpkı stranların gibi…