Bir seçimin anatomisi

- Müzeyyen GÜNEŞ
743 views

MANSETIrak ve Başûr Kürdistan’ında 12 Mayıs’ta genel seçimler gerçekleştirilmiş olsa da, seçim sonuçlarının şaibelerine ilişkin gündem ve tartışmalar halen tüm sıcaklığını koruyor. Seçim sonuçlarını etkileyen en önemli faktör ise seçime katılım oranının %44.5’te kalmış olmasıdır. 2014 seçimlerinde seçmenin %65’i sandık başına giderken, 12 Mayıs 2018 seçimlerindeki katılım ise beklentilerin çok gerisinde kalmıştır.

Irak Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu, seçim sonuçlarına bin 436 resmi itirazın başvuru yapıldığını ve 103 seçim merkezinde sonuçların iptal edildiğini açıkladı.

Açıklanan ilk resmi sonuçlara göre; seçimin galibi 54 milletvekili ile Şii lider Mukteda es-Sadr’ın desteklediği Sairun Koalisyonu oluştur. İran destekli ve Haşdi Şabi komutanlarından Hadi El-Amiri liderliğindeki Fetih Koalisyonu ikinci çıkarken, Başbakan Haydar el-Ebadi başkanlığındaki Zafer İttifakı ise 42 sandalye ile üçüncü oldu.

Güney Kürdistan’da ise seçmen ‘Referandum’ dahil bir yıl içerisinde iki kez sandık başına gitmiş oldu. Referandumdan 2 ay sonra Başûr sınırları dahilindeki Kerkük, Mexmûr ve Şengal gibi birçok bölge, kimi ittifaklar çerçevesinde Irak rejimine teslim edildi. Bölgedeki Türk askeri üsleri ve işgal girişimleri de hesaplanırsa, Başûr’da Kürtlere ait bütün kazanımlar yeni saldırı ve baskıların zemini haline getirilmekte.

‘Ulusal birlik’ yalanı

Başûr’lu partiler 12 Mayıs seçimlerine pek de hazırlıklı değildi. Geleceğe dönük program, proje ve stratejilerini belirlemeden halktan oy istediler. Yerelde ulusal birliğin oluşmasına yönelik güçlü talep olduğu için, seçim propagandalarını ulusal birlik vaadi üzerinden yürüttüler. Oysa bu partiler onca girişime rağmen şimdiye kadar ulusal birlik girişimlerinden sürekli bir kaçış içersinde oldular, gerçekleşmesi için ne bir parti ne de şahsiyetler nezdinde hazırlanıp sunulan herhangi bir proje yok.

Yine bölgede ciddi anlamda yaşanan siyasi ve ekonomik krizlerin aşılması mevzusu hiçbir parti programında yer almadı. Yeni Nesil ittifak adayı olan Dr. Kamuran Berwari seçim kampanyası sürecinde Zaxo’da bu krizlere dikkat çektiği için, 50-60 kişilik bir grup tarafında saldırıya uğrayarak linç edilmek istendi. Öte yandan Başûr Yüksek Seçim Komisyonu Üyesi Faris Muhammed Hewlêr’de uğradığı silahlı saldırı sonucunda yaşamını yitirdi. Saldırılar bu isimler ile sınırlı kalmadı. Tüm bu saldırılar bu seçimlerin demokratik bir atmosferde gerçekleşmeyeceğinin de sinyallerini verdi. Bütün propaganda sürecinde demokratik özgür bir irade ile alanlara gidilmediği gibi, partiler baskı ve zora dayalı seçim kampanyası yürüttü.

Toplumun %52’si boykot dedi

Iraq ElectionSeçimin resmi sonuçları açıklanmadan önce krizler çıkmaya başladı. Elektronik cihazlarla seçim yapılacağı propaganda edilirken, yine hilelere prim verilmeyeceği dile getirilirken ortaya çıkan pratik çok daha farklı oldu.

6 parti seçimlere hile karıştığını ve bu hileler düzeltilmediği sürece siyasi bir çalışmada yer almayacaklarını dile getirdiler. Elektronik cihazlarla sandıkların değiştirildiği iddiaları çok gündemdeki yerini halen koruyor. Örneğin Yeni Nesil adayı Kerkük’te ailesi ile oyunu kullandığı sandıktan, kendilerine tek bir oy bile çıkmadı.

Başûr’da seçimlere katılım oranındaki ciddi düşüş, halkın yönetime dönük tepkisini net ortaya koymuştur. Halk sandıklara gitmeyerek bir nevi boykot yapmıştır. Sandık başına giderek oy kullanan seçmenlerin oranı yüzde %48’lerde seyretti.

Bölgede uzun yıllara dayanan siyasi ve ekonomik istikrarsızlık ve en son Kerkük’te yaşananlar halkta derin bir yaralanmışlık ve öfke yarattı. Kerkük halkı büyük bir katliam ve göç ile yüz yüze bırakıldı.

Başûr yönetimi yaşanılan bu ağır sürecin özeleştirisini yapıp halka çözüm bulması gerekirken, birbirini suçlayarak yaşananların vebalini üzerinden atmak istemekte. Mevcut yönetime güveni kalmayan Kerkük halkının bir kısmı sandıklara gitmeyerek tavrını gösterdi.

Derin çatlak 

Toplumu öfkelendiren diğer hususlardan biri de Başûr toprakları üzerindeki Türk işgali meselesidir. Güney toprakları her gün işgal edilirken, bombardımana maruz kalırken, Türk devleti bölgenin iç işlerine her gün müdahale ederken, tüm bunlara karşı sağır ve dilsiz kalan,  onay veren bölge yönetimine dipten gelen ve biriken ciddi bir öfke söz konusu.

Ekonomik ve siyasi krizlerin aşılıp istikrarın oluşmasına ilişkin halkın umudu ve beklentisi vardı. Siyasi partiler sorunların aşılması için seçimlerin bir başlangıç olduğuna dair halkı bir beklenti içersine soktu. Fakat seçim sürecinde anlaşıldı ki bu krizler katlanarak devam edecek. Yönetim ortağı partilerin siyasi ve ekonomik krizlerin aşılması için ulusal birlik temelinde gereken hassasiyet, girişim ve çabayı göstermemesi durumunda Başûr açısından gelecek pek de parlak görünmüyor. Ta ki toplum ve kadınlar kendi çözümünü yaratana kadar.

Kadınların seçim imtihanı

IRAQ-VOTEIrak ve Başûr genelinde kadın milletvekili adayları, erkek adaylara nazaran çok daha çetrefilli bir seçim çalışması yürüttü. Başûr somutunda kadınlar seçim sürecinde eril zihniyetin cinsiyetçi politikalarına karşı büyük bir mücadele ve emek verdi. Kadınlar eşitsiz koşullarda mücadele vererek siyasette varlık göstermeye çalıştı.

Bir yandan yasaların kadınlar için oluşturduğu zorluklar ile mücadele eden kadın adaylar, öte yandan erkeklerin saldırı ve baskılarına karşı kendilerini korumaya çalıştılar. Erkek adaylar kadınları itibarsızlaştırıp siyaset dışına itmek için birçok girişimde bulunarak, teşire dayalı anti propaganda yaptı.

Seçim sonucunda; Başûr’da 13 kadın milletvekili seçildi. Bağdat parlamentosunun kadın vekil oranı %25’e, Başûr parlamentosunda ise %30’a tekabül etmekte. 12 Mayıs seçimlerinde kimi ilkler de gerçekleşti. Örneğin Suhad el-Hatib Necef kentinde seçilen ilk komünist kadın milletvekili oldu.

Meclisteki kadın temsiliyeti oranı, cinsiyet eşitliği ve demokratik siyaset bakımında çok düşük bir oran. Bu oran, eril zihniyetin hakim olduğu Irak ve Başûr’da kadınları çok daha büyük bir mücadelenin beklediğinin de göstergesi.