BİR AN…

- Gulan AVRÊL
913 views

???????????????????????????????12 Haziran 2017’de Colemêrg’de şehit düşen Delila Tendürek (Melek Batur)’ın anısına…

Kalemi elime bir AN’ı yazmak için aldım, unutmamak için. Peki unutmak mümkün mü? Hayır anılarını unutmak kendini ve varlığını unutmaktır. Binlerce AN’ın içinde bir AN. Bir AN ki hiçbir cümleye, kelimeye, duyguya sığmayan sadece bir AN. İçinde kendimi bulduğum bir AN…

Bir AN, içinde bir yanımı barındıran bir an. Kendi içinde bu kadar güzellikleri sığdıran adeta yaşadığı AN’a büyük anlamlar katan bir AN’ı yaşamak. Dün, bugün ve yarının içinde saklı olduğu bir AN…

Güneş hüzmesi’nin yüreğime usulca değdiği bir andı o an. O an yüreğimin önüme düşerek bir sözleşmenin içine girdiğimi hissettiğim an olmuştu. O gün her şey müthiş bir şekilde kokuyordu. Toprağın kokusu, hafif esen rüzgarın otlara çarpmasıyla gelen kokular genzime kadar işliyor, adeta doğanın özüyle birleştiriyordu beni.  Ruhum ise çok derin bir huzuru yaşıyordu.

Kendini yeniden doğurmanın sancısı 

O AN’da kendini bulmak ve kendin olmak… DELİLA TENDÜREKHem de bir başkasının yaşam dolu yüreğinde kendini bulmak. Bu yaşamı gözlerindeki ışıltıyla bize armağan eden o anı yakalamış ve yaşayan birinde… Öyle ki içinde kaybolduğunuz ama aynı zamanda kendinizi bulduğunuz bir AN’ı yaşamak…

Zümrüt yeşili gibi yeşil ve kendi anlamında, güzelliğinde kendisini bulan bir alanda, bir AN’da tanıdım. O AN’ın güzelliği bende çok derin izler bırakıyordu. O AN benim için mekan anlamını yitirmiş, yaşamıma yeni anlamlar taşıyordu. Ben o AN’a, o AN da içimde barındırdıklarına tılsımını bırakmıştı.

Kendini yeniden doğurmanın acısını iliklerine kadar hissederek, sancısını an be an çekerek yaşadım. Adeta o anda vurulmuştu tüm ruhum ve duygularım. Yüreğimde ve beynimde her şey bir anda dalgalanıyordu. Öyle ki kalp atışlarımda bile farklıydı. Neydi o farklılıklar, kalp ritimlerimi farklı bir ahenkle bütünleştiren… O an yaşamın kendi anlamına nasıl ulaştığını ve kimlerde anlam bulduğunu çok derinden hissederek farkına vardım. O AN bende çok yeni şeyler duyumsattırmıştı. Bende gerçeğin içinde kendini eritmenin ve yeniden var etmenin erdemliliğini yaratan bir AN’dı…

O kadında kendimi bulmuştum

Ben bir kadındım ve karşımdaki de bir kadın… Ve ben o kadında kendimi bulmuştum, kaybettiğim ve yarım kalan yönlerimi. Onda bir yanımı bulmuştum ve beni tamamlayacak bir yan. İsmi Delila… İsmi kadar güzel, sade, sakin… Ama içinde volkanların, kasırgaların koptuğu bir kadın… Evet gerilla olan Delila güzelliğiyle, edasıyla, etrafına sevgi dağıtıyordu. Yoldaşlarına, yaşama enerji dağıtıyordu. Onun bu enerjisi yoldaşlarına büyük bir güç, anlam ve sevgi oluyordu. Onun gülüşünde bütün yoldaşlarının yüreği de gülüyor ve canlılık katıyordu tüm ortama. O ince ve narin boyuyla dağların, doğanın ahengine öyle bir ahenk katıyordu ki, sanki bütün doğa onunla dans ediyordu.

Güzellik perisi 

MANSETYaşama olan bakışı, anlayışı, sevgisi çok sade bir şekilde yansıyordu. Delila yaşama aşıktı ve bu aşkı onun yüreğini kıpır kıpır ediyordu. O sevgi dolu yüreği onu yeniliklere ve yeni yaratılışlara gebe bırakıyordu. Delila çok güzel bir kadındı hem de çok güzel bir gerilla. Güzelliğiyle tüm doğayı kıskandıracak kadar güzel… Adeta bir güzellik perisi gibi. Neydi onu bu kadar güzel kılan şey? Toplumsallığına, güzelliğine ve doğaya zarar gelmesin diye kutsamış mıydı, ondan mıydı bu güzellik.

Yaşamıma derin izler bırakan bir an. Bağrında yaşamımın güzelliğini barındıran bir yaşam tablosu olmuştu o an… O AN kendisi konuşuyor ve şöyle diyordu; “biz burada yaşıyoruz, yaşam yaratıyoruz, kendimizi ve yaşamımızı yeniden eğitiyoruz” diyordu. Evet kadın ruhunun değdiği mekanlardı o mekanlar. O ana da Delila’nın o güzel ruhu değmişti. Ve o ruh beni yaşamın en güzel anlarıyla buluşturmuştu. İçinde yaşamımızı, beni, seni, bizi ve bizleri ilmek ilmek ören anları.

Delila kendi gerçeğine ve benim gerçeğime ışık tutmuştu. Kendi gerçeğimize ve geleceğimize derin ve anlamlı bir ışık. Yoldaşlık değeri çok yüksek ve zengin anlamlarla dolu bir an…

Beni sadece bir anda bu kadar etkileyen Delila’yı bir de onunla yaşayan ve yaşamın en güzel anlarını yaşayan yoldaşlarından dinlemek… Saatlerce, günlerce ve hiçbir kelimeye ana sığdırmayan Delila’yı…