HiƧbir fark yok

- KAKTÜS
47 görüntüleme
Sizi hiƧ bilgisiyle dƶven erkek oldu mu? Hani tekme, tokat, yumruk yer gibi dƶvülmek… Yani bir erkeğin bilginin şiddetine maruz kaldınız mı? Ben maruz kalanı tanıyorum. Durumu pek hoş değildi. Sanki yüreğini Ƨıkarmışlar da Ƨamaşır tahtasıyla dƶvmüşler gibi, ƶyle ezilmişti. Allah kimsenin başına getirmesin. Hani evire-Ƨevire, tekme-tokat dƶvülseydi o denli incinmezdi. Empati kuracak olursak, incinmenin acısı  karın boşluğuna doluşmuştur. İƧ kaynaması gibi yani.

Eskiden bilgili erkeklerin naif, zarif olduğunu düşünürdüm. Kolay kolay kalp kırmayan, anlayışlı, ne sƶylediğini kulağı duyan, karşısındakini bir Ƨırpıda anlayan işte. Hani zeki ya, halden anlar diyerekten düşündüm… Toprak başıma! İyimser düşünmekten başımıza taş yağacak ama ne zaman!?!
Doğrusunu sƶylemek gerekirse, bilgisiyle dƶven erkek ile tekme-tokat, bulduğu her cisimle dƶven, türlü şiddet biƧimi icat eden erkek arasında hiƧ fark yok. Yarattığı etki bakımından sƶylüyorum. Yoksa tabii ki şiddetin vücutta yarattığı çürümüşlük ile zihninde ve yürekte yarattığı çürümüşlük aynı şey değil. Biri gƶzle gƶrülüyor, ƶbürü gƶzün gƶreceği şeffaflıkta değil. Erkeğin hangi şiddetinin kadın üzerinde daha fazla etki yarattığını tespit eden bir terazimiz de yok. Fakat mevcut toplumumuzun (Sen, ben, ƶteki de dahil olmak üzere) ā€œzihinselā€ durumuna bakarak belki bir fikir edinebiliriz. (Burada kastedilen bedensel ve zihinselĀ  engelli bireyler değil elbet.)

Erkek karşısında savunmasız kalmayın

Şimdi, insan bir bilenden beklentili olur. Bilmeyenden bir şey beklemezsin. Bir de bilgisi olanın bƶyle daha oturaklı, zarif, hoş gƶrülü olmasını beklersin. Hele de bilgili olan bir erkekse kafanda otomatikman zarif, kibar, ne bileyim centilmen bir tip oluşur. Hatta bilgisinin yüreğine kadar da nüfuz ettiğini varsayarsanız eğer, mükemmel bir tip dersiniz. Yani davranışlarıyla insanı acıtmaz gibisinden bakarsınız. Tabi sizin aklınızda nasıl bir tip var onu bilemiyorum ama benim aklımdan ve yüreğimden bƶyle geƧiyordu. Komple bir güzellik yani.
Ɩyle bakmayın canım, insan 80’ninde de öğreniyor, hatta 104’ünde de. Ayıp değil ki, asıl bu yaşa gelip de öğrenmeden ƶlmek büyük bir rezillik olurdu. Rezillik demişken, bilgisiyle insan kızını dƶven erkekten rezilini tanımıyorum. Toplumsal olarak kendini kuru fasulyeden nimet sayan erkeğin, kadına reva gƶrdüğü tek şey, eziyet etmek, ƶlümlerden ƶlüm beğendirtmek. Ɩzcesi; kahretmek! Bilmem anlatabiliyor muyum? Düşünsenize bu Ƨok bilmiş erkeklerin en bilgesi Nietzche’dir. O da, ā€œKadınlara giderken kırbacını unutmaā€ demiş. De gel de erkeğin yanına giderken kalkanınla gitme!?! Gidilir mi? Gidilmez tabi. Siz siz olun erkek karşısında savunmasız kalmayın. Tabi her zaman saldırı halindedirler demiyorum, bir yanlış anlama olmasın. Sadece savunmasız kalmayın diyorum, incinirsiniz. Hatta ƶyle bir an gelir, en güzel sƶzü sizi incitir. Size sevgiyle dokunduğunda dahi, ā€œYa rap niye varım?ā€ derken bulursunuz kendinizi. ā€œBƶyle sevgi mi olurā€ diye yıkılırsınız. Bu tür zamanlarda kendinize dƶnün ve büyük bir cesaretle sorun, ā€œNiye bana dokunmasından huzursuz oldum? Bu sƶz beni niye incitti?ā€ O an iƧinizden geƧen neyse gerƧeklik odur.

Bilginin iktidarlaşması

Şimdi canlar, bilgi eğer erdemli insanda değilse, toplumun yararına kullanılmıyorsa, kişisel Ƨıkar vb üzerinden kullanımdaysa karşımızda bir insan değil, bir devlet vardır. Yani bilginin iktidarlaşması vardır. Hele hele sƶz konusu bilgi bir erkekteyse ve o zat da erdemlilikten yoksunsa, orada kadına eziyet vardır, neolitiğe rahmet okutmak vardır. Her şeyden ƶnemlisi eziyet ve zorbalık vardır. İşte bu noktada sormak istiyorum; cahil, bilgisiz, maƧo, cinsiyetƧi erkek ile bu Ƨok bilmiş, okumuş, hatta edindiği bilgiyle uzaya gitmiş adam arasında ne fark var? Kadın karşısında bu duruşlar arasında bir farklılık gƶrüyor musunuz? Bir fark gƶrüyorum diyorsanız, size hemen sƶyleyeyim; siyahta da beyaz vardır. Onu da gƶrebiliyor musunuz?
Tamam, geƧiyorum. Şimdi kendi alanında bilgili ve hakimsin. O bilginle uzayda geziniyorsun, anladık. Niye iğrenƧleşiyorsun? Biri senden daha az biliyor veya geƧ fark ediyor diye iƧindeki Ƨirkefliği bƶyle yansıtmalı mısın? Karşındakinin bilgisini küçümseyerek, ā€œEee ne diyorsun? Ne yapalım yani? Ne istiyorsun?ā€ diyerek teşhir etmek, aşağılamaktaki amacın ne? İnsanları küçümseyince mutlu mu oldun? Belli ki olmuşsun. Bu duygu seni tatmin de etmiş. O küçük dağların efendisi de olmuşsun, o da gƶrülüyor. Peki ne kazandın, egoist, bencil duygularını tatmin etmekten başka?

Bilginizle dünyayı kirletiyorsunuz

Evet sevgili okuyucu, maalesef bilgisiyle kadını dƶven erkekler de var. KorkunƧ bencildirler. Egoist yanlarından geƧemezsiniz. Buldukları her şeyi okurlar, sindirilmemiş, algılanmamış, idrakına varılmamış bilgi deposudurlar. Kadına karşı saygısızdırlar. Zaten en ƶnemlisi de bu saygısızlıklarıdır. Sorsanız hayatta saygısızlık yapmadığını sƶyler. Ama davranışlar kendini ele verir. Mimikler, bakışlar, seni yƶnlendirmeye Ƨalıştığı cümleler, onaylayan ve onaylamayan dudak bükme hareketleri, kafanın eğilme pozisyonları, bedenin bir bütün konuşması insana bir dolu bilgi taşır. İşte oradan fark edersin iƧtenliği, samimiyeti. En fazla da samimiyetsizliği, aşağılamayı ve saygısızlÄ±ÄŸÄ±ā€¦ Ne yani, bilgili olmuşsunuz da ne olmuş? Bilginizle kirlettiğiniz dünyaya bilginizle bir Ƨƶzüm olamıyorsunuz. Şimdi de kalkmış o kƶhne bilginizle bizi dƶvüyorsunuz. De kalkın gidin benim devreler yanmadan. Yanacak bir gün bu devreler ama ne zaman? Yanacak, bir gün onlar da yanacak, bakalım…