Mayıs ayı başlarında Türk Dil Kurumu’nun (TDK) kadınlara yönelik aşağılayıcı bir yaklaşımı daha gündeme geldi. TDK, kirli kelimesinin sözlük karşılığı olarak “ay başı durumunda bulunan kadın” ifadesini kullandı. TDK’nın bu cinsiyetçi ve hakaret içeren tutumu kadınların büyük öfkesi ile karşılaştı. Daha önce de “müsait” kelimesinin karşılığını “flört etmeye hazır olan kadın” olarak kullanan TDK’ya tepki gösteren kadınlar, “regl kanından değil, katledilen kadınların kanından korkun” dedi.
Peki, gerçekten regl (adet döngüsü, menstrüasyon) nedir, regl kanı kirli midir?
Bu konuda maalesef 5 bin yıllık erkek egemenliğinin inşa ettiği bir algı var. Kadınların bu dönemde temiz ve saf olmadıkları ve bu yüzden bunu gizli saklı ve belli etmeden yaşamaları gerektiği yönünde toplumda bir inanç oluşturulmuştur. (özellikle de islami toplumlarda) Doğurganlığı ifade etmesine ve biyolojik olarak “her şey yolunda” olmasına rağmen “hastalık” olarak tanımlanan regl döneminden fısıltı ile bahsedilir. Bu süreci yaşayanlar utanç, suçluluk ve rahatsızlık duygusundan kurtulamazlar. Şunu unutmayalım; kadınları bu duyguya hapseden erkeklerdir, bu utanç duygusu kadına ait değildir.
Neredeyse bütün dinlerde, bütün toplumsal süreçlerde kadınların regl dönemlerine “kirli ve lanetli” olarak bakılmıştır. Örneğin tek tanrılı dinlerde kadınlar regl süreçlerinde eksik görülmüş, kutsal mekanlardan uzak tutulmuştur. Özellikle islamiyette, regl olan kadınların namaz kılması, oruç tutması yasaklanmıştır. Regl süreçleri ile ilgili kısıtlamalar modern toplumlarda da kendine yer bulmuştur.
Regl nedir, lanetlenen evren midir?
Regl kelimesinin kökeni Fransızca “régle”den gelmektedir. Anlamı kural, düzen, kadınların ay hali olarak tanımlanır. Regl döngüsü sağlıklı kadınlarda ergenliğe girmesinden menopoza kadar yaklaşık her 28 günde bir tekrarlanan bir süreç olmaktadır.
Regl döngüsü; kanama düzenli olduğu vakit yumurtlamanın da düzenli olduğuna işarettir. Rahim iç tarafında bulunan tabaka, damarlar aracılığı ile beslenir. Gelişimini tamamlayan yumurta hücresi yerini yeni gelecek olan dokuya teslim ederek dökülmeye başlar ve bu süreçte kadın bedeninden dışarı kan atılır. Bu kanın atılmasıyla birlikte bu süreç yerini bir sonraki döngüye bırakmak üzere vücuttaki görevini tamamlamış olur.
Şimdi gelelim regl dediğimiz bu sürecin aslında kadın bedeninde bir evren gizli olduğunun en güçlü kanıtı olduğuna…
Kadının adet döngüsü ile ay döngüsü arasında bağ vardır. Ay döngüsü 29,5 günde tamamlanırken, kadındaki adet döngüsü de yaklaşık bu süre zarfında tamamlanır. Kadınlar arasında adet kanamasının “ay başı” olarak tarif edilmesi bu ilişkiye dayanmaktadır. Latince’de “Menses” “adet kanaması” anlamına gelmektedir, “Mensis” kelimesi ise “ay”ın çoğul halidir. Bu kelimenin Latince’ye Yunanca “ay” anlamına gelen “mene”den geçmiş olma ihtimali yüksektir.
Birçok kültürde adet düzensizliği çeken kadınlar ay ile tedavi sürecine alınırdı. 29,5 günde nasıl ki dünyanın uydusu olan ay farklı görüntüler oluşturuyorsa, kadınların da bu süre zarfındaki döngüsünde bedensel ve ruhsal olarak çeşitli evreler geçirdiklerine inanılırdı.
Bazı ülkelerde regl nasıl karşılanıyordu?
Ataerkilin ürünü olan bu sistemin kadına, kadın bedenine ve kadın dünyasına dair hakikatleri çarpıtma hilesi geçmişten günümüze kadar taşınmıştır. Bazı ülkelere göz gezdirelim, bakalım bu süreç nasıl ele alınmış:
İtalya: İtalya’da kadınların regl süreçlerinde makarna sosu yapmamaları gerekiyordu. Çiçeklere ve meyve ağaçlarına dokunmaları dahilinde onların solacağına inanılıyordu.
Hindistan: Hindistan’da regl olan kadına ve onun dokunduğu eşyalara dokunulmazdı. Turşuya dokunamaz ve yiyemezlerdi. Koltukta veya başka bir aile üyesinin yatağında oturamazlardı. Saf ve temiz olmadıkları düşünüldüğünden ibadet edemez, dini anlamı olan hiçbir cisme dokunamazlardı. Bu dönemlerinde duş alma izinleri dahi yoktu.
Nepal: Nepal’de kadınlar “Chhaupadi” adlı gelenek nedeniyle regl olan kadın “kirli” sayılıyordu. Ahırlarda ineklerle birlikte yaşamaya zorlanıyor ve Tapınaklara girmesine ve yemek pişirmesine izin verilmediği gibi yeterli yiyecek de verilmiyordu. İnsanların arasına karışamıyor, festivallere katılamıyor ve hatta su kaynaklarına elini dahi sürmelerine izin verilmiyordu.
İngiltere: İngiltere’de adet gören kadınların ekmek yapmada kullandığı hamurun kabarmayacağına inanılıyordu. İngiliz Guyana’sının Catibleri, adet gören kadının hazırladığı yemeği yiyen bir erkeğin artık iyileşemeyeceğine 
inanırlardı. Yine İngiliz Kolumbiyası’ndaki Carriyer Kızılderililerinde ergenliğe giren genç kadınların 3-4 yıllık inziva süresi vardır. Bu zaman dilimine “canlı canlı gömme” adı verilir. Doğada tek başına kulübelerde kalırlardı. Regl sürecindeki kadınların bakışları ile büyük tehlikeler yaratabileceklerine inanılırdı. Bu kadınlara “içlerindeki kötü ruhtan korunmak” adına yüzlerini ve bedenlerini tamamen örtecek bir şekilde elbise giydirilirdi.
Ana soylu toplumlar ve regl kutlamaları
Hindistan, İngiltere, Nepal ve İtalya vb. yerlerdeki regl süreçlerine “lanetli ve kirli” süreç olarak bakan anlayış, içimizi karartmış olsa da biz şimdi doğal toplum değerlerini bağrında taşıyan, tabiata yakın, modernizmden uzak ve erkekliğe koşmamış toplumların regl süreçlerini ele alışına bakalım:
Amerika kıtasının yerli kültürleri, bu dönemlerde kadınlardan sosyal problemleri çözümlemek ve topluluğa yol göstermeleri için yardım isterdi. Regl olan kadınların güçlerinin, sezgilerinin ve öngörülerinin doruk noktasında olduğuna inanılırdı. Eski Yunanlarda ise nitrojen bakımından zengin olan adet kanı tarımda kullanılıyordu. Bu yüzden kanamak lanet değil, berekettir. Kadınların hayat verebildiğine işarettir.
Apaçiler’de regl: Apaçiler’de ilk kez adet gören genç kadınlar büyük bir saygı ile karşılanıyordu. Apaçi din adamları tören sırasına girmiş olarak ilk adet kanamasını gören genç kadınların arasından dizleri üzerinde sürünerek geçiyor ve onların kendilerine dokunmaları ve hayır dualarını almaları için çabalıyordu.
Aborjinler’de regl: Aborjinler’de ilk adet kanaması gören genç kadın, sadece kadınların katıldığı bir törenle kutlanıyordu. Ancak kutlamanın amacı aslında genç kadının grup içindeki konumu, rolü ve işlevinin değiştiğini ilan etmekti. Bu dönemden sonra artık sadece kadınlarla arkadaşlık edebiliyor, grup içinde sorumluluk almaya başlıyordu.
“Kadın doğanın en işleyen duyarlı parçasıdır”
Regl olmak, evren-kadın ilişkinin en çarpıcı örneklerindendir. Fakat erkek egemen toplum bunu bir “utanç” haline dönüştürmüştür.
Her ay ortaya çıkan enerjiyi, yıkıcı, agresif davranarak kullanıyoruz, çünkü böyle öğrendik. Halbuki kadınlar olarak bu döngünün mükemmelliğinin farkına varabilirsek, bu ortaya çıkan enerjiyi yaratıcılığa dönüştürebilir ve bu enerjinin gücüyle birçok şeyin üstesinden gelebiliriz. Çünkü bu enerjinin sezgiselliği güçlendiren bir yanı var.
Kürt Halk Önderi A. Öcalan savunmalarında kadındaki bu enerjiye dair şu güzel değerlendirmeyi yapmıştır: “Kadın doğanın en işleyen duyarlı parçasıdır… Kadında taşınan enerji hem daha fazladır, hem de bu enerjinin niteliği farklıdır. Bu farklılığı doğuran kadın formudur. Form haline dönüşmeyen enerji azdır ve çok az kişilikte yaşanır. Kadında ise enerji ağırlıklı olarak form haline, biçimselliğe gelmez. Enerjisi akışkan halini korur. Erkek formunda, kafesinde tutuklanmazsa, yaşam enerjisi olarak akışkanlığını sürdürür. Dondurulmamış kadındaki güzellik, şiirsellik, tını kabiliyeti (anlam potansiyeli) ağır basan bu enerji haliyle yakından bağlantılıdır.”
Regl olmayı, olumsuz bir durum değil de kutlanılacak bir olay olduğunu, tabiatın döngüsü ile iç içeliğini ve o muhteşem etkisini anladığımız, anlattığımız ve erkek algısından arındırdığımız oranda kadın olmayı bir “kirlilik” olarak görmenin lanetinden kurtulacağız.
Regl süreci ve bazı şifreler
Hollanda: Çok pişmiş domates çorbası
Brezilya: Çocukla beraberim
Çin: Küçük kız kardeşim geldi
Latin Amerika: Jenny kırmızı elbise giymiş
Avustralya: Bayraklarımı çıkardım
Danimarka: Komünistler geldi
İngiltere: Japon bayrağıyla uçuyorum
Japonya: Bayan Çilek
Fransa: İngilizler döndü. Vişneli kadın
Almanya: Bayan kızılcık geliyor
Güney Afrika: Büyükanne trafikte sıkışmış
Kaynak : http://www.kendinigelistir.com/regl-olmak-kirlenmek-kadin-olmak/#ixzz47JNi6enl
http://gokcenbeyinli.com/regl-tabusu-yikiliyor-mu_y3445903
