Sürgünde bir yazar: Dubravka Ugresic

- Fidan YILDIRIM
122 views
Dubravka Ugresic; Yugoslav, Hırvat ve Hollandalı bir yazar olarak tanınmaktadır. Eski Yugoslavya’nın dağılmasından sonra, Hırvat kimliği ile değil, “ulusötesi” olarak anılmayı tercih ediyordu, milliyetçiliğe karşıydı. 27 Mart 1949’da bir Orta ve Güneydoğu Avrupa ülkesi olan Yugoslavya’nın Kutina kentinde doğdu. Yugoslavya Federal Halk Cumhuriyeti 1. Emperyalist Paylaşım Savaşı ardından doğan Doğu Avrupa’daki demokratik cumhuriyetlerden biri olarak 1945’te ortaya çıkmış ve 1992’de dağılmıştır.

Bir federasyon olarak Bosna-Hersek, Hırvatistan, Makedonya, Karadağ, Sırbistan ve Slovenya’dan oluşan altı kurucu cumhuriyetten meydana gelmişti ve ayrıca Kosova ve Voyvodina olmak üzere iki özerk eyaleti vardı. Birçok etnik gruptan oluşan ülke 1990’ların başında patlak veren etnik milliyetçilik temelindeki iç çatışmalar sonucu 27 Nisan 1992’de resmen dağıldı. Dubravka Ugresic’in doğum yeri Kutina şimdiki Hırvatistan Halk Cumhuriyeti’nin merkezinde yer alan bir kasabadır. Etnik olarak karışık bir ailede doğan Ugresic’in annesi Varnalı etnik bir Bulgar, babası ise Hırvattı. Dubravka Ugresic Zagreb Üniversitesi Sanat Fakültesi’nde karşılaştırmalı edebiyat ve Rus dili alanında eğitim gördü. Akademisyenlik yapmanın yanısıra yazar olarak da kariyerini sürdürdü. Mezun olduktan sonra üniversitede Edebiyat Teorisi Enstitüsü’nde çalıştı.

Milliyetçilik ve savaşın suçluluğunu eleştirdi

Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra Doğu Avrupa ülkelerinde iyice gün yüzüne çıkan politik ayrışma ve çatışmalar süreci Yugoslavya’da da etkisini gösterdi. 1991 yılında savaşın patlak vermesiyle, değişik etnik yapıları bağrında toplayan Yugoslavya parçalanma sürecine girdi. Ugresic, ülkesini kan gölüne çeviren, bir arada yaşayan halkların boğazlaşmalarına dönüşen savaşa ve milliyetçiliğe karşıt bir tutum aldı. Milliyetçilik, savaşın aptallığı ve suçluluğu üzerine eleştirel yazılar kaleme aldı. Bu tutumundan dolayı, kısa sürede Hırvat medyasının bir bölümünün, yazar arkadaşlarının ve tanınmış şahsiyetlerin tepkisini çekerek hedef haline geldi. Kendilerini vatansever olarak gören bu kesimler Ugresic’i vatanseverlik karşıtı olmakla suçlayarak, “hain”, “halk düşmanı” ve “cadı” olarak lanse ettiler. Halka açık bir şekilde uzun süre devam eden bir dizi saldırı ardından Ugresic, “kamusal, siyasi, kültürel ve günlük yaşamdaki yalanların kalıcı terörüne uyum sağlayamadığı” için 1993 yılında Hırvatistan’ı terketmek zorunda kaldı. “The Culture of Lies” (Yalanlar Kültürü) adlı kitabında kolektif milliyetçi histeri deneyimini ele aldı ve kendi durumunu da “The Question of Perspective” (Karaoke Culture) (Perspektif Sorunu-Karaoke Kültürü) kitabında yazdı. Daha sonra da modern toplumların karanlık yanları üzerine, insanların medya, siyaset, din, ortak inançlar ve piyasa tarafından teşvik edilen “homojenleşmesi” üzerine yazmayı sürdürdü. “Acı Bakanlığı” ve “Koşulsuz Teslimiyet Müzesi” adlı romanlarında sürgün travmalarının yanısıra sürgün özgürlüğünün heyecanını irdeledi.

Doğu edebiyatının en büyük seslerinden biri

Dubravka Ugresic yazar olduğu gibi bir akademisyendi de. Kuzey Carolina Üniversitesi sisteminin amiral gemisi olan UNC-Chapel Hill de dahil olmak üzere Los Angeles California Üniversitesi (UCLA), Harvard Üniversitesi, Wesleyan Üniversitesi ve Columbia Üniversitesi gibi çeşitli Avrupa ve Amerika üniversitelerinde dersler verdi. Ölümünden önce Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da serbest yazar olarak yaşıyor ve birkaç Amerikan ve Avrupa edebiyat dergisi ve gazetesine katkıda bulunuyordu. 1990’dan beri Hırvat vatandaşı olan Ugresic Hollanda’ya yerleştikten sonra Hollanda vatandaşlığı da almıştı. Doğu edebiyatının en büyük seslerinden biri olan Dubravka Ugresic romanlar ve kısa öyküler yazarak yayınladı. Büyük bir yaratıcılığa sahipti. Kitapları yirmi dile çevrilmiş ve dünyanın birçok yerindeki yazarları etkilemişti. 1981’de yayınlanan “Steffie Speck in the Jaws of Life” (Steffie Speck: Hayatın Dişleri Arasında) adlı kısa romanı 1984’te “İn the Jaws of Life” adıyla film haline getirildi. Kitap, Steffie Speck adlı genç bir sekreterin aşkı arayışını konu alıyor. “Bilinç Akışını Geçmek” adlı romanı 1988’de Yugoslavya’daki en yüksek edebi ödül olan NIN Ödülü’ne layık görüldü. Yılın En İyi Romanı Ödülü olan bu ödül; her yıl yeni yayınlanan ve Sırpça yazılan bir romana verilen prestijli bir Sırp edebiyat ödülüdür. Ugresic bu ödüle layık görülen ilk kadın yazardı. Roman, Yugoslavya döneminde Zagreb’de bir konferansta toplanan uluslararası bir ‘yazar ailesi’ni konu alan bir gerilim romanı. “Koşulsuz Teslimiyet Müzesi” adlı romanı, hatırlamanın ve unutmanın hüznünü anlatıyor. Romandaki anlatıcı kadın Berlin Duvarı’nın yıkılmasından sonraki ortamla ve savaşla parçalanmış ülkesi Yugoslavya’nın görüntüleriyle çevrelenmiş bir sürgün olarak geçmiş yaşamı ve bugünü arasında gidip gelmektedir. Amsterdam’da geçen “Acının Bakanlığı” (Ministry of Pain) kitabı, yerinden edilmiş insanların hayatlarını konu ediniyor. “Baba Yaga Yumurtladı” (Baba Yaga Laid An Egg) romanı toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini ve ayrımcılığı işlemektedir. Bu romanda Ugresic, modern bir peri masalı anlatmak için Slav mitolojik Baba Yaga figüründen yararlanmıştır. Slav mitolojisinde ‘Baba Yaga’ deforme olmuş ve/veya vahşi görünümlü bir kadın olarak görünen doğaüstü bir varlıktır; onunla karşılaşan veya onu arayanlara yardım edebilir veya engel olabilir ve annelik rolü oynayabilir. Kimileri de onu Toprak Tanrıçası, totemik anaerkil ata, kadın başlatıcı, fallik anne olarak yorumlamaktadır.

Birçok büyük ödül kazandı

Dubravka Ugresic romanların yanısıra denemeler de kaleme aldı. “Have A Nice Day: From the Balkan War to the American Dream” (İyi Günler: Balkan Savaşından Amerikan Rüyasına) adlı koleksiyonunda, ülkesi dağılmakta olan bir ziyaretçinin gözünden Amerika’nın gündelik varoluşu üzerine sözlük benzeri kısa denemeler yer alıyor. “The Culture of Lies” (Yalanlar Kültürü) adını taşıyan deneme koleksiyonu ise; savaş, milliyetçilik ve kolektif paranoya dönemindeki sıradan hayatları ele alıyor ve milliyetçiliğin kanlı yüzünü ortaya seriyor. Common Review’de yazan Richard Byrne Ugresic’in yazıları konusunda şunları belirtiyor: “Yazıları savaşın vahşi aptallıklarına saldırıyor, onu çevreleyen maço kahramanlığı deliyor ve sürgünün acısının ve acımasızlığının derinliklerine iniyor.” Ugresic’in bir diğer denemeler koleksiyonu olan “Thank You For Not Reading” (Okumadığınız İçin Teşekkürler); yayıncılık endüstrisi, edebiyat, kültür ve yazının yeri gibi konular üzerine denemeleri kapsıyor. Ugresic denemeleri için, aralarında Charles Veillon Ödülü, Heinrich Mann Ödülü ve Jean Amery Ödülü’nün de olduğu birçok büyük ödül kazanmıştır. “Karaoke Culture” (Karaoke Kültür) kitabı ABD’de Ulusal Kitap Eleştirmenleri Birliği Ödülü için aday listesinde yer almıştır. Dubravka Ugresic ayrıca Rus avangart edebiyatı üzerine makaleler yazmış ve Rus çağdaş kurgu “Nova ruska proza” (New Russian Fiction, 1980) üzerine bilimsel bir kitap yayınlamış olan bir edebiyat akademisyeniydi. “Pljuska u ruci” (Elde Bir Tokat) gibi antolojilerin editörlüğünü ve dokuz ciltlik “Pojmovnik ruske avangarde”nin (Rus Avangardı Sözlüğü) ortak editörlüğünü yaptı. Boris Pilnyak ve Daniil Kharms gibi Rus yazarlarını Rusçadan Hırvatçaya tercüme etti. Çocuklar için de üç kitap yazdı.

Kürdistan kadınının direnişinden etkilenmişti

Dubravka Ugresic ülkesini parçalayan kanlı çarpışmalara, milliyetçiliğin insanları kör eden bağnazlığına, kendisi gibi düşünmeyeni hedef haline getiren linç kültürüne ve sürgünün acılarına maruz kalmış biri olarak, Kürdistan halkının yaşadığı acıları da hissetmiş ve Kürdistan kadınının yiğit direnişinden etkilenmişti. Rojava’da yürütülen kadın özgürlük mücadelesine büyük sempati duyuyordu. Rojava kadınının mücadelesine desteğini şu sözlerle dile getirmişti: “Dünyanın dört bir yanındaki birçok insan gibi, Rojava’nın cesur kadınlarına hayranlık duyuyorum. Feminist bilincimle ve tüm kalbimle, onların davasını destekliyorum. Tek yürek olmuş sesimizin zalim güç oyunlarını yenilgiye uğratacağına bir saniye bile olsa inanalım, çünkü bir saniye bile yeter. Kürtlerin yenilgisi bizim de yenilgimiz olur.” Dubravka Ugresic 17 Mart 2023 tarihinde Amsterdam’da yaşama gözlerini yumduğunda  73 yaşındaydı.