Cesur bir gençlik önderi: Shehla Rashid Shora

- Fidan YILDIRIM
606 views

Shehla Rashid Shora Hindistanlı bir politikacı ve aktivist. 2015-16 yıllarında Jawaharial Nehru Üniversitesi Öğrenci Birliği (JNUSU) Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Shora, bugün aynı üniversitede doktora çalışmasını sürdürürken bir yandan da siyasi çalışmalarını yürütüyor. Aynı zamanda Keşmir’de insan ve azınlık haklarının savunuculuğunu yapıyor. Jammu ve Keşmir Halk Hareketi partisine üye olan Shora, altı aylık üyeliğin ardından bu yılın başında ana akım politikacılığını reddederek bu partiden ayrıldı ve bir politik aktivist olarak mücadelesini sürdüreceğini açıkladı.

Shehla Rashid Shora, Hindistan egemenliğindeki Jammu ve Keşmir’in Srinagar kentinde dünyaya geldi. Aynı şehirdeki Ulusal Teknoloji Enstitüsü’nde kompütür mühendisliği üzerine eğitim aldı. Bangalore Hint Yönetim Enstitüsü’nde on hafta süren bir politik liderlik sertifika programına katıldı. Ulusal Teknoloji Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra yazılım mühendisi olarak çalışmaya başladı. Gençliğe dair adalet ve Keşmir’deki kadınlara dönük asit saldırıları konularına dikkat çekmek için çalışmalar yürüttü ancak Keşmir’de politika yapma zemini çok kısıtlıydı. Jawaharial Nehru Üniversitesi’ne girerek sosyoloji üzerine mastır yaptı, ardından hukuk ve yönetim üzerine doktora çalışmasına başladı ve bu çalışmasını hala sürdürmekte.

Gerçeklere uyanış

Shora büyüme yıllarında yaşadığı çevrenin normal olmadığının farkında değildi. “Srinagar’da hiçbir şey hakkında bilgimiz yoktu, çelişkiler konusunda bilgisizdik. Çekişmeli bir bölgede olduğumuzun farkında değildik çünkü bu zamanlarda çelişkiler hakkında konuşma olmuyordu” diyor. Bilgiye ulaşma koşullarının da yeterli olmadığını ifade ediyor. “Ailede bile çekişmeler konusunda, ne olup bittiği konusunda asla konuşmazdık. Belki başka evlerde konuşuluyordu ama benimkinde değil. Sanki hiçbir şey olmuyormuş gibi herşeyden uzaktık” diye ekliyor. Shehla ve onun neslinin çatışmalar konusunda gerçeklere uyanmasını sağlayan olay; 2010 yılında üç genç adamın bir yerel ordu askeri tarafından Pakistanlı casuslar oldukları iddiasıyla öldürülmesi ve bu iddianın doğru olmadığının ortaya çıkmasıyla patlak verip beş ay kadar süren protesto gösterileri oldu. Ayrıca, başka yerlerdeki gösterilerde polise taş atan göstericiler kurşunlanmazken kendi yaşadığı yerde polise taş atanların kurşunlanması ve yüzlerce gencin bu şekilde hayatını kaybetmesi sorgulamalarına hız kazandırdı ve yaşanan çelişkileri görmesini sağladı. Başlangıçta daha çok sosyal medya üzerinden düşüncelerini açıklamaya ve tepkilerini ortaya koymaya başladı.

Taciz yasalarının değiştirilmesini talep etti

Shora, Keşmir’deki insan hakları mücadelesinin sesi olan ve azınlıklar için adalet talebini yükselten az sayıda Keşmirli kadından biri. Keşmir’de bir gençlik liderlik programının örgütlenmesinde yer aldığı 2010 yılından bu yana aktif bir mücadele yürütüyor. Bir seminerde, internet üzerinden taciz yasalarının değiştirilmesi talebini dile getirdi. Müslüman kesimin çoğunlukta olduğu Keşmir’de 2013 yılında üç kadından oluşan bir rock müzik grubu üyelerinin muhafazakâr müslümanlar tarafından internet üzerinden tacize uğraması, tecavüz ve ölüm tehditleri alması, müftü tarafından müziği bırakmaları fetvasının verilmesi üzerine grubu destekledi ve saldırıları lanetledi. Muhafazakârlığı ve erkek egemenliğini mahkum ederek internet üzerinden ‘Pragaash’ isimli bu grubu destekleme kampanyası başlattı.

2015 yılında Shora, Jawaharial Nehru Üniversitesi Öğrenci Birliği (JNUSU) Başkan Yardımcılığı görevi için yapılan seçime, solcularca desteklenen ‘Tüm Hindistan Öğrencileri Birliği’nin adayı olarak katıldı ve en yüksek oyu alarak, bir öğrenci birliği seçimini kazanan ilk Keşmirli kadın oldu. Seçildikten hemen sonra Keşmir Üniversitesi’nin öğrencilere politika yasağını mahkum etti. Eğer düşünceler baskı altına alınırsa istenmeyen biçimlerde tekrar gün ışığına çıkacaklarını ifade etti. Ekim 2015’de, Üniversite Burs Komisyonu’nun ‘ulusal uygunluk testi’ni geçenler dışındaki doktora öğrencilerinin burslarının kesilmesi kararına karşı gerçekleştirilen bir protestoya öncülük etti. Başka üniversite öğrencilerince de desteklenen protesto çerçevesinde bir aydan fazla Üniversite Burs Komisyonu binası dışında gösteriler düzenlendi. Shora oynadığı etkin rolle bu eylemin yüzü haline geldi.

Kast sistemine dayalı ayrımcılık

Şubat 2016’da JNUSU Başkanı Kanhaiya Kumar, Hindistan karşıtı sloganlarla kışkırtıcılık yapmak suçlamasıyla tutuklandı. Öğrenci Birliği’nin yeni ve eski yöneticilerinden bazıları daha aynı suçlamayla tutuklandılar. Tutukluluk sürecinde Shehla Rashid dışarıda kalan tek yönetici olarak Öğrenci Birliği çalışmalarına liderlik yaptı. 14 Şubat’ta üniversite kampüsünde dört bini aşkın kişiyle yapılan protesto yürüyüşüne öncülük etti. 18 Şubat’ta onun çağrısıyla Delhi sokaklarında on bini aşkın kişinin katıldığı bir protesto yürüyüşü gerçekleştirildi. 2 Mart’ta, isyana teşvik yasasının iptali talebiyle Parlamento’ya gerçekleştirilen yürüyüşe öncülük etti. Yürüyüşcüler ayrıca eğitim kurumlarındaki kast sistemine dayalı ayrımcılığa karşı bir yasal düzenleme yapılması talebini dillendirdiler. Bu yürüyüşe Delhi’deki üniversite öğrencileri ve öğretmenler katıldı.

Shehla Rashid, Keşmir’deki polis ve ordu baskılarını deşifre etmek de dahil, yürüttüğü faaliyetlerinden dolayı birçok soruşturmaya maruz kaldı, ayrıca muhafazakâr İslamcı çevrelerin hedefi haline geldi. Ancak zorlu bir yolda yürümekten ve taviz vermeyen konuşmalar yapmaktan vazgeçmedi. Hiç çekinmeden her konuda görüşlerini dile getirdi ve en yetkili devlet yöneticilerinin bile uykularını kaçırtacak cesur konuşmalar yaptı. Keşmirli genç bir müslüman kadının böylesine yılmaz bir mücadeleye atılması başka genç kadınlara da politikleşme yolunda ilham vermektedir.

İslamdaki kadın imajına eleştirel bakış

Shehla Rashid müslüman bir ailede doğan feminist bir kadın ve İslamdaki kadın imajına eleştirel yaklaşıyor. Diğer taraftan ataerkil Brahman Hindu toplumundaki kadına yaklaşımları da benimsemiyor. Kararlı duruşu ve mücadelesiyle bir gençlik idolü haline gelen Shehla, sosyal medya paylaşımlarından dolayı hakkında açılan davalar, ölüm tehditleri ve sürekli karalama kampanyalarına rağmen pes etmeden, gençlik ve kadın hakları, insanca yaşam, Keşmir’in özgürlüğü ve azınlıklara dönük baskıların son bulması için mücadele etmeye devam ediyor.